28 Ekim 2013 Pazartesi

roboski1

23 Ekim 2013 Çarşamba

deprem ve van

4 Ekim 2013 Cuma

Haldun Açıksözlü’den “Çarşı” kitabı…

Gezi Parkı olaylarında adı protestolara karışan “Çarşı” grubu kitap oldu.Yazar Haldun Açıksözlü'nün Destek Yayınları'ndan çıkan son kitabı, Çarşı’yı sıcak bir dille anlatıyor.
“Laz Marks” oyunuyla tanınan Haldun Açıksözlü, Çarşı’nın kitabını yazdı.Açıksözlü’nün “Çarşı’yı ararım abi!” adlı kitabı Destek Yayınları tarafındançıkarıldı.
Kitaptan bazı bölümler şöyle:
"Futbol ya da din kendi başına afyon değildir. Onları afyonlaştıran,kendi amaçları ve halkları uyutmak için kullanan iktidarlardır. Şimdilerdeiktidarlara karşı halkların, toplumların özgürlüğü, eşitliği ve demokrasisiiçin futbol taraftarları sahaya indi. Çarşı bunların öncüsü oldu. Onun için,Gezi direnişinde gazdan, coptan canı yanmış bir direnişçi şunu yazıyor duvara:Bundan böyle polisi değil Çarşı’yı ararım abi!
O yılları bilenler bilir; “beşibiryerde”nin iki yıl önce (12 Eylül 1980)askeri darbe yapıp iktidarı ele geçirdiği günler. Her yerin dumanla kaplandığı,sisli puslu, kasvetli günler. Aman aman çaresiz kaldığımız, kaçarken dağlarıaşıp, yârden uzak âlemlere daldığımız zamanlar...
Giderek kanımızın zehirlendiği; yoldan çıkanların kurda kuşa yem olduğu;sevginin, aşkın, yani her şeyin yalan olduğu tarihin başlangıcıydı o günler.Kısaca halimiz dumandı, gerisi teferruat...
İyi taraftarı da vardı, daha renkli TV’ye geçilmemişti ve bütüntelevizyonlar Beşiktaşlıydı zorunlu olarak... Özel kanallar, AVM’ler, TOKİ’lerdaha yüzünü göstermemiş ve mahalleler yeni göç dalgasıyla çözülmemişti. Yanisüpermarketler olmadığı için, mahalle bakkalımızla selamlaştığımız hatta tavlaoynadığımız günlerdi.
İnsan asmanın olağan sayıldığı, gözaltında kayıpların ve cezaevindeölümlerin yaşandığı acı dolu, kasvetli, dumanlı günler...
Mahallelisi, esnafı ve Türkiye’nin efsanevi takımıyla bir başka yerdirBeşiktaş. Sadece bir semt değil; aynı zamanda o yıllardan bugüne taşıdığı biryaşam tarzının da yaşatıcısı olmuş bir simge.
Çarşı’nın kurucularından Cem Abi (Sarı) anlatıyor:
“1982 yılında Beşiktaş tribününe takılan Optik, Ercü, ben ve beş ontaraftar arkadaş bir araya geldik. Semtimizde FB ağırlıklı gruplar vardı, bizde semtimizin takımına sahip çıkmak için bir grup kuralım dedik... Sonra adıÇarşı olsun dedik.
Arkadaş grubuydu önceleri, maça birlikte gidiyor, stadyumda yan yanaoturuyorduk... Ondan sonra diğer mahallelerden, diğer semtlerden, diğerşehirlerden, diğer ülkelerden insanlar bize gelmeye başladı ve bayağı birbüyüdük.”
İşte efsane Çarşı böylesi bir ortamda ve bu sadelikte kurulmuş. Sonramilyonları kucaklayan bir taraftar grubuna dönüşmüş. Politik tutumu da olan birtaraftar gurubu çarşı: Haksızlığa karşı, ezilenin yanında. Futbol ve siyasethep bir arada olmuş zaten; bazen iktidar futbolu kullanmış bazen muhalefet. Biroyun olan futbol hiçbir zaman sadece futbol olmamış.
Başka amaçlar için kullanılmış bazen. Hayatında hiç maç yapmamış hattastadın yanından bile geçmemiş insanlar kulüp yöneticiliği, başkanlığıyapıyorlar. Alacakları ve almış oldukları ihalelerin üstünü örtmek içinkullanıyorlar taraftarlığı. Toplumsal bir baskı oluyor tuttuğu takım. Öyle ki,ülkemiz büyük holdinglerinden bir ailenin üç bireyi, üç ayrı takımınyönetimlerinde yer alıyor. Bu da tesadüftür her halde. Bir de takım başarılıoluyorsa o zaman daha çok hak ediyor ihaleyi iş adamı. Hem takım tutarak avamlaişçi sınıfıyla eşlik-eşitlik kurulmuş oluyor ve aradaki ekonomik makasçakılmıyor.
Yerel ya da genel iktidarlar mahalle takımlarına kadar yaptıkları ziyaretve katkılarla futbolu nasıl “sevdiklerini” ve “desteklediklerini” her fırsattagösteriyorlar. Takımın yöneticisi muhalifse ya da ihalelerde yandaş firmalararakipse, o zaman vay haline. İktidarın gazabından kaçamazsın. Elbet hesabınıverirsin, futbolu alet ettiğin şeylerin uğruna…
Bir yanıyla futbol kitlelerin afyonu oluyor. Tıpkı din gibi.
Bu afyonlar sayesinde eşitsizlik, adaletsizlik ve ekonomik uçurum yoksayılıyor görülemiyor büyük yığınlar tarafından. Öyle zamanlardayız ki futbol;çaresizlerin çaresi, umutsuzların umududur. Futbol ya da din kendi başına afyondeğildir. Onları afyonlaştıran, kendi amaçları ve halkları uyutmak içinkullanan iktidarlardır.
Şimdilerde iktidarlara karşı halkların, toplumların özgürlüğü, eşitliği vedemokrasisi için futbol taraftarları sahaya indi. Çarşı bunların öncüsü oldu.
Onun için, Gezi direnişinde gazdan, coptan canı yanmış bir direnişçi şunuyazıyor duvara:
“Bundan böyle polisi değil Çarşı’yı ararım abi".


HALDUN AÇIKSÖZLÜ
1968 Ankara doğumlu, Ankara Ü. Dil ve Tarih Coğrafya F. Tiyatro Bölümümezunu, 1991 de Canşenliği Oyuncuları’nın kurucusu. Çocuklar için masallar(Bizim Ezop Masalları) ve tiyatro (Hayata Hazırlanıyoruz-Birlikte Öğreniyoruz)kitapları yazdı. Laz Marks (politik stand-up) gösterisiyle Türkiye’yi ve Avrupa’yı dolaştı.